Nis
21
Biz teorimizi, sonsuza dek tepki veren, neredeyse müteşeddit, sürekli bir iç değişim içindeki “karakter”e dayandırıyoruz. Biz insanın -mesela bizzat sizin- yaradılışı nedir? Her şeyi konuşmadan önce bunu konuşmalıyız. Bu konuda bilimsel bilgilere de ihtiyacımız olacak. Bir inşaat yapan kimse, çalıştığı malzemeyi tanımıyorsa bu bir felaketle sonuçlanabilir. Bizim alanımızda bu malzeme “amaç”, “karakter” ve “çatışma”dır. Bunları […]
Oca
13
The only reason to rehearse is to learn to perform the play. It is not to “explore the meaning of the play” -the play, for the actor, has no meaning beyond its performance. It is not to “investigate the life of the character.” There is no character. There are just lines on the page. A […]
Ağu
28
Perdelerin yerleri değişkendir. Genellikle ilk perde en kısa olandır. Öykünün temel sorununun ve ana karakterlerin tanıtılmasıyla başlar ve Esas Oğlan’ın temel sorunu çözmek için verdiği kararla biter. Başka bir deyişle, ilk perdede seyirci “işte bu film şunun hakkındadır ve kimlerle başbaşa kalacağımızı böylece görmüş olduk” der. İlk perdede iç ve dış sorunlar ve karakter yapıları […]
Tem
13
İşte, bir paragraf aşağıda Arsito’nun drama hakkındaki fikirlerini gösteren bir grafik… Yatay çizgi zamanı, dikey çizgi ise fiziki ve/veya psikolojik gerilimi temsil ediyor. Bir drama doğal olarak gerilimin sıfır olduğu bir noktada başlamaz. Aynı zamanda bir drama gerilimin en üst olduğu noktada da başlayamaz. Yani zaman ilerledikçe gerilimin azalması seyircide yabancılaşma etkisi uyandırır. Kısacası sıfır noktasının […]
Eki
17
Ephraim Kishon‘un Tarla Kuşuydu Juliet adlı oyununu yıllar önce TRT’de izlemiş ve çok etkilenmiştim. Belki de TRT’nin siyah beyaz olduğu dönemlerdeydi. Romeo rolünde Çetin Tekindor, Juliet Rolünde Ayten Gökçer ve Shakespeare rolünde İstemi Betil. Yıllar sonra Şehir Tiyatroları’nda aynı oyunu, tabii ki farklı oyuncularla, izlemek oldukça hoş oldu, tavsiye ediyorum. “Ben yazar değilim, sadece bir […]
by Gökhan on Ekim 17th, 2009 in Çeşitli