J.G. Ballard’ın otobiyografisi

ballard…Bense genellikle çitte keşfettiğim bir aralıktan usulca sıvışır, kurumuş iki çeltik tarlasından geçerek terk edilmiş Çin askeri havaalanına girerdim. Bir tane boş hangar olmasına karşın, pistin kenarında, uzun otların arasında, unutulmuş bir Çin avcı uçağı iskeleti vardı. Pilot kabinine tırmanır ve kirli kontrol kabininin çevrelediği, alçak metal koltuğa otururdum. Son derece büyüleyici bir deneyimdi bu benim için ve eğlence parkındaki aletlerden çok daha heyecan vericiydi. Bunun nedeni savaş sırasındaki sesleri, makineli tüfeklerin ateşini ve hızla akıp giden rüzgarı hayal etmem değil, bu yere çakılmış ama gizemli uçağın içinde, bir uçuş rüyasında tek başına olmamdı. Bu uçağı üç dört kez, ne zaman öğle vakti düzenlenen bir parti olsa, ziyaret ettim ve yetişkinlerden biri beni çitin öteki tarafına geçerken gördüğünde de kaybettiğim uçurtmamı aradığımı söyledim…

Türkçe tercümesini oldukça başarılı bulduğum J.G.Ballard’ın otobiyografik kitabı Hayatın Mucizeleri‘ni okurken, Spielberg’in Ballard’ın çocukluğundan çarpıcı bir kesiti anlattığı Empire of the Sun‘ı önceden izlemişseniz tarifsiz bir keyif alıyorsunuz. Film, Christian Bale’in dünya çapında tanınan bir oyuncu olma yolundaki ilk önemli adımıydı. Kitabı okurken John Williams’ın film için yaptığı müthiş müzikler, kulaklarımda çınladı durdu… Müthiş bir yazarın elinden çıkmış çarpıcı bir otobiyografi. Ayrıntı Yayınları’ndan…

There are no comments.

Name*: Website: E-Mail*:

XHTML: You can use these tags:
<a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>